ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI İDRİS GÜLLÜCE’YE AÇIK MEKTUP

12.02.2015

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce’nin 9 Şubat 2015 tarihli Yeni Akit gazetesinde yer alan açıklamaları üzerine bakana yönelik bir açık mektup yayımladı.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI
İDRİS GÜLLÜCE’YE AÇIK MEKTUP

Sayın Güllüce,

Akit Gazetesi’ne verdiğiniz ve 9 Şubat tarihinde “TMMOB’dan İkiyüzlülük” başlığıyla yayınlanan röportajınızda kullandığınız ifadelerle, eleştiriden öte TMMOB’yi itibarsızlaştırmayı amaçladığınız apaçık ortaya çıkmaktadır.

Söyleşiniz, TMMOB’de temsiliyetin %50,001 oy alanın eline geçtiğini, temsiliyetin gayri insani, gayri hukuki olduğu ve böylece elde edilen yetkinin har vurup harman savurmak için, örneğin Küba’ya parayla eleman göndermek için kullanıldığı, kamplar düzenlendiği gibi gerçekle ilgisi olmayan ifadelerle dolu.

Sayın Bakan, bu iddiaları ileri sürmek için ya TMMOB hakkında hiç bilgiye sahip olmamak ya da algı yöneterek TMMOB’yi bilinçli olarak itibarsızlaştırmayı amaç edinmek gerek. Çünkü, TMMOB yönetiminin seçimi hiçbir kurumda olmadığı kadar demokratiktir. Bugün TMMOB bünyesinde 24 meslek odası vardır. Her Oda TMMOB Yönetiminde üye sayılarına bakılmaksızın bir üye ile temsil edilmektedir. Örneğin, Makina Mühendisleri Odası üye sayısı 94.548, Bilgisayar Mühendisleri Odası 4.337 üyeye sahiptir. Makina Mühendisleri Odası, Bilgisayar Mühendisleri Odası’nın 22 katı üyeye sahip olmasına karşın, TMMOB Yönetim Kurulu’nda her iki Oda da birer üye ile temsil edilmektedir. TMMOB Yönetiminde mesleklerin temsili, demokrasinin yalnızca oya indirgendiği bir anlayışla ele alınmamıştır. İkincisi, TMMOB Yönetimine seçilen her oda temsilcisi 3 aşamalı seçimi aşarak TMMOB Yönetim Kurulu üyesi seçilmektedir. Temsilcinin önce üye olduğu Şube Genel Kurulunda Oda delegesi olarak seçilmesi ardından kendi Oda Genel Kurulunda TMMOB delegesi ve TMMOB Yönetim Kuruluna aday gösterilmesi gerekmektedir. Her Oda TMMOB Yönetim Kurulu’na 3 aday önermekte ve TMMOB Genel Kurulu ise bu üç aday arasından birini TMMOB Yönetim Kurulu’na seçmektedir. Asil olarak seçilemeyen diğer iki aday da seçilenin yedek üyesi olarak –asilin istifası, ölüm vb. durumlarda oda temsilcisiz kalmasın diye-belirlenmektedir. TMMOB Genel Kurul 24 Oda temsilcisini seçmektedir. Seçilen 24 Yönetim Kurulu üyesi mazbatalarını aldıktan sonra kendi arasından başkanını, ikinci başkanını, saymanını yani işbölümünü oylamaktadır. Görüleceği üzere, TMMOB’ye başkan olabilmek için 4 tur seçimi başarıyla geçmek gerekir.

Sayın Bakan yukarıda anlatılan tabloyu, “Demokrasinin D’sinden haberi olan ‘olur mu öyle şey!’ der” sözünüzle nasıl değerlendirmek gerekecektir? Demokrasi kültüründen yoksun siyasilerin, ön seçimsiz parti genel başkanlarının iki dudağı arasından seçilip gelmeleri demokrasi, 4 turlu seçimi aşıp gelenlerin demokrasi yoksunu sayılmaları ülkemizde demokrasinin nasıl algılandığının göstergesi olması açısından manidardır. TMMOB Yönetim Kurulunda 24 Oda temsil edilmektedir ve hem meslek hem de anlayış olarak homojen bir yapı mevcut değildir. Heterojen yapı olmasına karşın, çalışma ilkelerini ve çalışma programını birlikte hazırlamayı becerebilen bir yapıyı iktidarın güdümüne sokup homojenleştirmeye çalışan yani demokrasiden arındırmaya çalışan iktidarın ta kendisidir.

Sayın Bakan, “Küba’ya paralarla adam gönderiliyor, bir takım kamplara insan gönderiyorlar” isnadınız ise TMMOB’yi töhmet altında bırakmaya, Bakanlık denetimini meşrulaştırmaya yöneliktir. TMMOB, ne Küba’ya adam göndermiştir ne de kamp kurmuştur. Hiçbir Yönetim Kurulu kararımızda bu isnatlara yönelik bir karar bulmanız olanaklı değildir. Ancak, bazı odalarımız üyelerin istemi üzerine Dünya’nın kimi ülkelerine bilgi ve görgülerini geliştirmek üzere gezi organizasyonları yapmaktadır. Ancak bunların parası Oda bütçelerinden değil, geziye katılan üyenin cebinden çıkmaktadır. Bu Oda etkinliği olmayıp, üyelerin gezi organizasyonunu kolaylaştırmak yani rehberliğe yardımcı olmaktan ibarettir. Kamp isnadınıza gelince, kimi Odalarımız öğrenci üyeler için yaz tatilinde gençlik kampı düzenleyip, o kamlarda mesleki eğitim vermektedirler Kendi alanlarına ilişkin mühendislik, mimarlık etkinlikleri düzenleyerek mesleği öğrenci üyelere tanıtmaktadırlar. Odaların bu faaliyeti yapmasından daha doğal ne olabilir ki, böyle bir iddia yöneltmektesiniz. Hem de bir Bakan olarak söylentileri referans göstermektesiniz. Oysa, TMMOB olarak şahsınızdan randevu talep etmiştik, bu talebe olumlu yanıt verip Akit Gazetesi aracılığı ile değil bizzat muhataplarına bu söylentilerin gerçek olup olmadığını sorabilirdiniz.

Sayın Bakan, temsil ettiğiniz Bakanlık teknik birikim ve teknik eleman yönünden ülkemizin en köklü Bakanlıklarından biriydi. 2007’li yıllara kadar Bakanlıkla mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı mesleklerinin niteliği ve hizmet sunumunda ciddi bir çatışma yaşanmamış, tersine yasal düzenlemelerde bilim ve tekniğe aykırı konularda Bakanlığın bürokratlarıyla görüşlerimiz uyuşmuştur. Ancak, liyakat yönünden ülkemizin yetiştirdiği bu teknik elemanlar Bakanlıkta hak etmedikleri bir şekilde 2007 yılından sonra dağıtılmışlar, emekli olmaya zorlanmışlar, kariyer ve liyakat ilkelerine aykırı olarak alt görevlere itilerek incitilmişlerdir. Meslek mensuplarının incitilmesi bir yana, Bakanlığın kurumsal hafızası ve birikimi de heba edilmiştir. Şimdi de TMMOB kurum ve kurumsal hafızası hazırladığınız torba yasa tasarısı ile yok edilmeye çalışılmaktadır. Bunu kamuoyu önünde meşrulaştırmak için de gazete sayfalarını seçmeniz talihsiz bir durumdur.

Sayın Bakan, son olarak şunu da sormak isteriz;

Şahsınızdan izin almaksızın yurtdışına çıkamayacağımızı bildirdiniz, ancak yabancı mimar ve mühendislerin sizin görüşünüzü dahi almadan, akademik ve mesleki yeterliliğine bakılmaksızın Türkiye’de çalışmalarının önü sonuna kadar açılmaktadır. Yabancı mühendis ve mimarların herhangi bir ölçüt konulmaksızın, ülke vatandaşı aleyhine tüm yeterliliklerden muaf tutulmasından haberiniz var mıdır?

 

 

Mehmet Soğancı
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı