DİSK, KESK, TMMOB, TTB KOCAELİ BİLEŞENLERİ 'OHAL DEĞİL DEMOKRASİ' PANELİ DÜZENLEDİ

08.01.2018

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB Kocaeli Bileşenleri 6 Ocak 2018 tarihinde Yüksek Öğrenim Derneği'nde (KYÖD) “OHAL değil demokrasi” başlığıyla bir panel düzenledi.

Yrd. Doç. Dr. Güven Gürkan Öztan, Avukat Dr. Murat Özveri ve Doç. Dr. Yücel Demirer’in konuşmacı olarak katıldığı forumda moderatörlüğü MMO Kocaeli Şube Başkanı Ünal Özmural üstlendi. Forumda ilk olarak konuşan Yrd. Doç. Dr. Güven Gürkan Öztan, Türkiye'de süreklileştirilmiş OHAL rejimi olduğunu belirtti. 

Türkiye'de iktidar bloğu krizinin Haziran direnişinden bu yana daha görünür olduğunu vurgulayan Öztan, "Türkiye 15 Temmuz öncesinde de anayasasızlaştırma sürecine girdi. İktidar torba yasalarla meclisi işlevsizleştirdi. OHAL uygulaması Fethullahçılarla sınırlı kalmadı, emek ve barış isteyen kesimlere de dokundu. Yeni Türkiye'yi böyle inşa ediyorlar. 16 Nisan'da yüksek oranda evet çıkmış olsaydı, OHAL kaldırılabilirdi ama hayırın bu kadar yüksek ve güçlü çıkması OHAL'e ihtiyaçları olduğunu gösteriyor. İktidar bloğunun devamı için ve yapısal dönüşümlerini gerçekleştirmek için OHAL'i şart görüyorlar" dedi. OHAL'siz bir Türkiye mücadelesinin kitlesel olması gerektiğini belirten Öztan, "Bizim OHAL'siz bir Türkiye'ye ihtiyacımız var. Bütün demokrasi güçlerinin ortaklaşmasına ihtiyaç var, OHAL'siz Türkiye mücadelesini kitleselleştirmek gerek" dedi. 

Öztan'ın ardından konuşan Av. Dr. Murat Özveri, ülkede her şeyin kendini tekrarlıyormuş gibi gözüktüğünü ifade etti. OHAL'in matematiğinin hukuka aykırı olduğunu ifade eden Özveri, "Biz yeniden Milli Korunma Kanununa dönüyoruz. Milli Korunma Kanununun amacı örgütlenmeyi engellemek, Bakanlar Kurulu dışında bir erk oluşturulabilmekti. 1940'ta gelmiş, 1960'a kadar yürürlükte kalmıştı. Bugün bu yasalar yeniden hortlatılıyor. OHAL'in bir başka açmazı daha var, matematiği baştan sona hukuka aykırı. Hamurabi Kanunlarına göre bile yargılamanın temelinde bir fiilin olması gerekir, o fiilin yarattığı bir netice, ona uygulanan bir yaptırım vardır" dedi. "Ne yapacağız" sorusunu cevaplayan Özveri, "İşimize bakacağız. Doğru olan, yapılması gereken bizim hukuk mantığımızdır. OHAL'in bize dayattığı hukuksuzluğa karşı normal olanı, olması gerekeni talep edeceğiz. Biz normali yaşatabildiğimiz sürece bu hukuk dışılık daha da görünür olacak. Hayatı normalleştirerek OHAL'e karşı direnmeliyiz" ifadelerini kullandı. 

Son olarak konuşan Doç. Dr. Yücel Demirer de ortak bir direniş dilinin oluşturulması gerektiğini belirterek, "Bizler OHAL rejiminin son bulmasını istiyoruz ama bunu nasıl yapacağız. Biz bu fırtınaya bir siyasi şemsiye olmadan geldik. Siyasal alanda birlik ve siyasal olmayanların siyasal mücadelesi önemli bu noktada. Artık ana akım medya ile ilişkimi sınırlandırdım, sosyal medya ve az satan gazetelerimizi okuyorum. Meşruiyet alanımızı buna göre yeniden düzenlemeliyiz. Bu dönemde muhalif bloğunun örülmesi önemli. Faşist tuzaklara düşmeden, diz çökmeyen, adalet dilenen bir durumda olmamalıyız, direniş dilini kurmalıyız" dedi. 

Forum, dinleyicilerin konuşmacılara yönelttiği sorulara verilen cevaplarla son buldu.