![](http://tmmob.org.tr/sites/default/files/styles/icerik/public/hkmodae55167c6b0ebe4bdd391fd5fce9027.png?itok=gZII-IE9)
HKMO: 6 ŞUBAT DEPREMLERİNİN İKİNCİ YILINDA YARALAR HALEN SARILAMADI
TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, Kahramanmaraş Depremlerinin 2. yıldönümü dolayısıyla 5 Şubat 2025 tarihinde bir basın açıklaması yaptı.
6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen ve büyük yıkıma sebep olan, on’u meslektaşımız olmak üzere resmî açıklamalara göre on binlerce vatandaşımızın hayatını kaybettiği ve yüz binlercesinin yaralandığı, şehirlerimizin enkaz yığını haline geldiği, çadırların satıldığı, kayıplarımızın bile net olarak açıklanmadığı, enkazlara ulaşılamadığı ve bugün hâlâ yaralar sarılmadan konteynerde ve çamurlu sokaklarda yaşamların sürdüğü depremlerin üzerinden geçen iki yılda ne yazık ki acılarımız dinmedi ve depremin yaraları halen sarılamadı.
Doğal afetlerin felaketlere dönüşmemesi için bilimin ve tekniğin ışığında toplumu önceleyen planların yapılması ve uygulanması, denetimsiz ve ruhsatsız yapılara göz yumulmaması, inşaat sermayesini değil halkı önceleyen kentsel dönüşüm planlarının hayata geçirilerek afet riski altındaki yapıların bir an önce dönüştürülmesi, imar aflarının bir daha ülke gündemine asla gelmemesi, yapı, üretim ve denetim sisteminde yaşanan aksaklıkların giderilerek devlet denetiminin piyasacı değil kamucu bir anlayışla yapılması başta olmak üzere deprem coğrafyası olan ülkemizde geçmişten ders alınarak doğaya karşı değil doğayla barışık uygulamalarının hayata geçirilmesi, ülkemizde yaşayan tüm canlılar için hayati gerekliliktir.
Aradan geçen iki yıla rağmen deprem bölgesinde giderek derinleşen sorunlara halen çözüm üretilmemekte, eğitim, sağlık, sosyal tesis, kreş alanları geliştirilmediği gibi alalacele ve plansızca başlatılan kalıcı konut üretimi vaad edilen noktanın oldukça gerisinde seyretmekte, geleceğe dair umutlarını her geçen gün daha fazla kaybeden insanları yaşama bağlayacak çözümler gündeme bile alınmamakta, “riskli alan” ve “rezerv alan” adı altında mülksüzleştirme kavramının en çarpıcı örneklerinden biriyle karşılaşılmakta, depremden etkilenen halkın mülkleri adeta ellerinden alınmaktadır.
Sosyal devlet anlayışına uygun olmayan, sorunları çözmek yerine halkın kullanım değeri olan mekanlarını sermayenin çıkarları için değişim değeri haline getirerek servet ve sermaye birikimi yaratan bu duruma derhal son verilmesi gerektiği ortadadır.
Depremde yıkılan binaların sorumluluğu ise sadece mimar ve mühendislere yıkılırken, hesap sorma mekanizmaları adeta üzerini örtme mekanizmasına evrilmiştir. Halen hakkında soruşturma dahi açılmış bir kamu görevlisi, bürokrat ya da belediye yetkilisi bulunmamaktadır.
Benzer acıların yaşanmaması için yaşanan acılardan ders çıkartmak, liyakati ve bilimi esas almak, hukuku ve adaleti tesis etmek, denetim ve hesap sorma mekanizmalarını çok katı bir şekilde işletmek, sermayeyi değil sosyal devlet olma ilkesini esas almak hayati zorunluluktur.
bilimsel ve teknik doğrular ışığında yapılacak her türlü çalışmaya katkı sunarak halkımızın yanında olmaya devam edeceğimizi yineliyor, 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden tüm canlarımızı tekrar saygı ile anıyoruz.
TMMOB
Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası