ÇOCUKLARIMIZA YAŞATTIKLARINIZDAN UTANIN!!!
TMMOB Kadın Çalışma Grubu çocuk hamilelere ilişkin 23 Ocak 2018 tarihinde bir basın açıklaması yaptı.
ÇOCUKLARIMIZA YAŞATTIKLARINIZDAN UTANIN!!!
Bilindiği üzere geçtiğimiz günlerde İstanbul Küçükçekmece ilçesinde, Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne 01 Ocak – 09 Mayıs 2017 tarihleri arasında 115 çocuk hamilenin başvurduğunu, bu çocuklardan 35’inin 15 yaş altı olduğunu, ses çıkartamayan o çocukların sesi olmayı becerebilmiş koca yürekli bir sosyal hizmetler görevlisi kadından öğrendik.
Konunun gündeme oturuşundan kısa bir süre sonra ise olaydan haberdar olmamızı sağlayan ve savcılığa şikayette bulunan hastane görevlisi hakkında soruşturma başlatıldığını, olayda ihmali olan kamu görevlileri hakkında soruşturma yürütülmesine Valiliğin izin vermediğini de öğrendik. Üstelik İstanbul Valisinin konuya ilişkin "15 yaş altı gebeliklerde kanunen bildirmek zorunlu. 15 yaş üstü, 18 yaş altı gebeliklerde ise eğer cebir, şiddet ve başka türlü baskılar varsa bildirilmesi zorunlu, diğerleri şikayete tabi. Bizim bu verdiğimiz karar bir idari karardır...” açıklamasını da utançla dinledik.
Bu süreç içinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı sessizliğini korurken haberin yayınlanmasının ardından yazılı bir açıklama yapan Sağlık Bakanlığı, konunun daha önce incelendiğini söylemiş ve "soruşturmaya gerek olmadığı" görüşünü tekrarlamıştır. Gelişen kamuoyu sonucunda da başsavcılık, soruşturmanın başlatıldığını belirtmiştir.
Siyasal islamın kadın üzerinde geliştirdiği cinsiyetçi söylem, çocuklar üzerinde de yıkıcı etkiler yapmaya devam ediyor. 2017 yılının son üç ayında 20 çocuk öldürüldü, yüzlercesi yatılı yurtlarda, okullarda, evlerinde, sokakta şiddete ve tecavüze maruz kaldı. Bu süreçte “kamu adına görev yürütenler”, savcılar, valiler, bakanlar, milletvekilleri sessiz kaldılar, en kötüsü de normalleştirici oldular.
Neoliberal sistem bunalımını tüm dünyada savaş, kaos, yoksulluk ve bunları yönetecek faşist iktidarlar aracılığıyla aşmaya çalışırken, toplumsal dizayna da kadın ve çocuklardan başladı. Kapitalist ataerkil düzenin, kendi devamlılığını sağlayarak kadın ve çocuklar üzerinde sistematik dinci, gerici baskıları toplumsal yaşamda çocuk istismarları, kadına yönelik her türlü şiddet, taciz, tecavüz, toplumsal etkinliklerden dışlanıp eve/aileye hapsedilme ya da ucuz emek şeklinde vücut buluyor.
Bu son olayda da devletin aygıtlarıyla çocuk istismarını görmezden geldiğini, engel olmak isteyenleri de cezalandırmaya çalıştığını gördük.
Biz TMMOB’li kadınlar olarak, siyasal iktidarın kadına ve çocuğa yönelik her saldırısında veya kadına ve çocuğa yönelik saldırıları meşrulaştırdığında karşısında olacağımızı bir kere daha OHALDE DE BU HALDE DE tekrarlıyoruz.
TMMOB Kadın Çalışma Grubu