DİSK, KESK, TMMOB, TTB: DOĞAL DEĞİL YAPAY AFET

27.08.2015

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, Hopa`da yaşanan sel felaketi ve sonuçlarına yol açan ranta dayalı projeleri protesto etmek için 27 Ağustos 2015 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Açıklamayı, TMMOB Ankara İKK Sekreteri Özer Akkuş okudu.

DOĞAL DEĞİL YAPAY AFET

Artvin ve Hopa özelinde etkisini yoğun olarak hissettiren yağışlar yine bir felaketle sonuçlandı. Doğal olayları yapay afetlere dönüştüren uygulamalar sonucunda 10 yurttaşımız hayatını kaybetti. 17 yurttaşımız yaralanırken oluşan maddi zararlar ise tahminlerin çok daha üzerinde.

Yaşanan sel felaketini bir doğal afet olarak tanımlamak bir yanıyla eksik dolayısıyla yanlış bir tespittir. İnsan olanaklarının çözümleyemeyeceği bilim ve tekniğin yetersiz kaldığı alanlarda yaşanan doğa olayları afet tanımına uygun düşünebilir. Fakat Hopa'da yaşananların doğal afetle uzaktan yakından ilgisi yoktur.

Karadeniz bölgesinde doğanın katline sebep olan bir çok proje rant hesapları uğruna son on yılda dizginlerinden kopmuş bir şekilde sürdürüle gelmekteydi. Yapılan yollar, HES'ler bölgenin demografik yapısında onarılamaz tahribatlara yol açtı. Meslek odalarının, STK'ların, akademisyen ve aydınların ve en önemlisi bölge halkının uyarı ve itirazları yok sayılmakla beraber kamuoyunda bu insanlar suçluymuşçasına bir kara propaganda da sürdürüldü.

Sel felaketlerini önlemede en önemli nokta ağaçlandırma ve dere yataklarının genişletilerek kontrol edilebilir hale getirilmesidir. Bilim, teknik ve akla uygun olan yöntemin tercih edilmemesi bilinçsiz bir tercih olarak açıklanamayacağı gibi, sorumluları da doğal afet açıklamalarıyla aklanamayacak denli suçludurlar.

Yaşanan can kayıplarında en önemli nedenlerden birisi de altyapı ve arama-kurtarma faaliyetlerinin yetersizliğidir. Doğal afet tanımlamaları yapmak, afete maruz kalan bölgenin önlemlerle korunaklı hale getirilmesi sürecini de zorunlu kılar. Doğal afet açıklamaları yapanlara neden bu doğal afete karşı önlem alınmadığı soruları mutlaka sorulmalıdır. Fakat yaşanan doğal bir afet olmadığı gibi ülkenin başındaki en büyük afet rant ve talan politikalarıyla hareket eden mevcut iktidar ve onun yönetim algısıdır.

İmara, ranta, doğa katliamlarına gebe bu yönetim algısı,bu anlayışla insan hayatını daha da değersizleştirmeye ve yeni ölümler getirmeye devam edecektir. Sorumluların yargılanmayıp desteklendiği, korunduğu bir sistemde doğal olayların felakete dönüşmesi kaçınılmazdır. Doğal afet açıklaması yapmaktan usanmayanlar bilmelidir ki yaşanan bir yapay afettir. Yapay afetin sorumluları dereleri ıslah adı altında HES'lerle bölgenin doğasını yok eden, keyfi uygulamalarla ormanları talana peşkeş çeken, sonuçlar gün gibi ortadayken Yeşilyol projesi için halkı ve doğayı yok sayan mevcut iktidar ve uygulamalarıdır.

Siyasi iktidarın direk sorumlusu olduğu can kayıpları bu pervasız saldırganlıklarıyla gizlenebilecek boyutları çoktan aşmıştır. Yaşanan  felaketlerin sorumlularına hatırlatmak gereken Yeşilyol projesi için gelen kepçenin sel sularında boğuluşudur. Unutulmamalıdır ki doğaya ve insana bu denli pervasızca saldırdığınız sürece alacağınız karşılıklar yaptıklarınız kadar adil olacaktır. 

DİSK-KESK-TMMOB-TTB