MÜHENDİSLİK VE MİMARLIK ÖYKÜLERİ - 2
Sunuş
Ülkelerin kalkınmasında ve gelismislik düzeylerinin yükseltilmesinde mühendislik ve mimarlık alanında verilen hizmetler son derece önemli islevlere sahiptir. TMMOB‘nin kurulusunun 50. yılında yayınladıgımız "Mühendislik Mimarlık Öyküleri-I" adlı kitabımızda yer alan ve bilimin toplumla bulusturulmasına tanıklık eden öyküleri okurken, mühendislerimizin ve mimarlarımızın geçmisteki serüvenine tanıklık etmekle kalmayıp, aynı zamanda kalkınma tarihimizden de kesitler görmüstük.
Ülkemizde uygulanan ekonomik programın temel felsefesini, dünyada yasanan gelismelerden bagımsız olarak degerlendirmek olanaklı degildir.Türkiye, uluslararası sermayenin istemlerine uygun olarak enerjiden haberlesmeye, egitimden saglıga, tarımdan sosyal güvenlige kadar hemen tüm alanlarda yapısal bir degisim programına tabi tutulmaktadır. Ülkemizde de, kamuda yatırımsızlık politikaları ve çagdısı bir kamu yönetimi anlayısı egemen kılınmaktadır. Bu süreçte giderek artan bir ivmeyle sanayi yatırımı azalmakta, çiftçi tarladan uzaklasmakta, çevre kirlenmekte, issizlik oranı büyümekte, çıkan krizlerin sık ve dayanılmaz boyutları yoksullasma sürecini kronik hale getirmektedir. Bu durumdan mühendisler, mimarlar ve sehir plancıları da büyük çapta olumsuz olarak etkilenmektedir. Umutsuzlugun asılanmaya çalısıldıgı bu süreçte, mühendislerimizin ve mimarlarımızın sınırlı olanaklarla yarattıkları, yaratmaya çalıstıkları dünyadan birkaç kesit daha sunuyoruz sizlere.
Kömüre giden Demiryolu öyküsü ile top yekun kalkınma ve kaynakları dogru kullanma arayısı anımsanacak. Cumhuriyetin ilk yıllarında sanayi politikaları ve Sümerbank, Cumhuriyetin kurulusunda yoklugu çekilen "3 beyaz"dan biri olan pamugun ve tekstil sektörünün gelisimini aydınlatacak. Yoklugu çekilen "3 beyaz"dan bir digeri olan sekerin acılasan öyküsünü okurken,sanırız buruk bir tat kalacak damaklarda. Topragı ve suyu mühendislik çalısmalarıyla tanıma ve yönetme ugrasısı veren ve basarılı çalısmalara imza atan Topraksu‘nun hüzün-sevinç sarmalında yasanan öyküsünü okurken,geçmis anlatılırken aslında gelecege ısık tutuldugu görülecek. Aydınlık yüzler, degerli meslek büyüklerimiz bizlerle yokluk içinde yasanan onurlu geçmisi paylasacak. Aydın Köksal‘ı okurken, bilisime ve bilim dilinin Türkçelesmesine adanan bir yasama tanık olunacak. Özellestirilme kıskacında olan Seydisehir Alüminyum Tesislerinin kurulusu ve islevi, bizlere yeni ufuklar açacak. Istanbul-Hilton Otelinin kurulus sürecinin mimarlık ve planlama açısından irdelenmesi, günümüze de ısık tutacak. TMMOB tarihinde önemli bir yeri olan Mimarlar Odası Merkez ve Lokalinin öyküsü ise bizleri geçmise götürecek.
Meslegimiz, bilim ve teknolojiyi toplumla bulusturan bir meslek. Insan odaklı bir meslek. Sorumlulukları çok olan ama, o kadar da çok onurlu bir meslek. Biz meslegimizi seviyoruz. Biz meslegimizi yüceltenleri seviyoruz.
Topluma yararlı hizmetler sunarak aramızdan ayrılanları saygıyla anıyoruz.TMMOB‘yi ve Odalarımızı, toplumdan soyutlanmıs seçkin mühendis, mimar ve sehir plancılarının örgütü degil, aksine toplumun içinde yer alan, onun
bir parçası olarak toplumla etkilesim içinde bulunan bir okul olarak görüyoruz. Bu baglamda, bir düsünce sistematigi olan mühendislik ve mimarlıgı, "Mühendislik Mimarlık Öyküleri-2" ile birlikte toplumla bulusturmaya
devam ediyoruz. Öyküler ise, geçmisi anımsatmakla kalmayıp, gelecegin aydınlatılmasına da katkıda bulunmaya devam ediyor.
Üreterek büyüyen ve paylasarak gelisen bir Türkiye‘yi yaratmak, yeni basarı öykülerini gelecek kusaklara aktarmak bizlerin görevidir. Dünyayı, ülkeyi ve yasamı tanıyan, anlayan ve ona göre politikalar üreterek yasama geçiren bir çalısma anlayısı içerisinde olan Yönetim Kurulumuz adına; umudun yesermesine katkıda bulunan, kararlılık ve devamlılıgın önemini gösteren, basarıyı yakalama ve çagdas uygarlıga ulasma inancını artıran bu öyküleri hazırlayan üyelerimize ve derleme isini özveriyle yürüten Mahmut Kiper‘e, Nadir Avsaroglu‘na, Orhan Örücü‘ye tesekkür ediyorum. Onlar bizim arkadaslarımız. Kitabın hazırlanmasına emek veren teknik görevlimiz Bülent‘e, yayın görevlimiz Dijle‘ye tesekkür ediyorum.
Umarız, meslektaslarımız yeni bir basucu kitabına daha sahip olmaktan mutluluk duyarlar, çalısmalarında yeni ufuklar açılır. Dileriz, her çalısma döneminde bir yenisi hazırlanarak kullanıma sunulur da, mühendislik
mimarlık öykülerinin yenilerini okuma fırsatı buluruz.
Mühendislik ve mimarlık öykülerinden her düzeydeki ögrenci arkadaslarımızın yararlanması ve yeni basarı öyküleri yaratmanın düslerini kurmaya baslamaları ise, özel beklentimizdir. Çünkü; biliyoruz: "Baska Bir Türkiye
Mümkün."
Mehmet SOĞANCI
İçindekiler
Sunuş.(5)
Önsöz.(7)
Kömüre Giden Demiryolu.(11)
Cumhuriyetin İlk Yıllarında
Sanayi Politikaları ve SÜMERBANK.(23) Refik Fenmen: Mühendisliği ve Eğitimciliği ile Örnek Bir Fen Adamı.(49) Beyaz Şekerin Acılaşan Öyküsü.(61) Cumhuriyet‘in Kuruluşundan Bir Mühendislik Öyküsü.(87)
Cam Sanayimiz İzettin Silier ile Odalarımız ve Biz.(99) Sevinç - Hüzün Sarmalında Bir Topraksu Öyküsü.(129) F. Behçet YÜCEL ile Yüksek Gerilimli Yıllar.(175) Aydın Köksal: Bilişime ve Bilim Dilinin Türkçeleşmesine Adanan Bir Yaşam.(187) Seydişehir Alüminyum.(207) Bir AR-GE Öyküsü; ORDOT Projesi.(235) Bir Döneme Tanıklık İstanbul-Hilton Otelinin Kuruluş Öyküsü.(255) İstanbul Manifaturacılar Çarşısı (İMÇ)Hikayesi.(261) Türk Yüksek Mimarlar Dernegi.(281)
Sanayi Politikaları ve SÜMERBANK.(23) Refik Fenmen: Mühendisliği ve Eğitimciliği ile Örnek Bir Fen Adamı.(49) Beyaz Şekerin Acılaşan Öyküsü.(61) Cumhuriyet‘in Kuruluşundan Bir Mühendislik Öyküsü.(87)
Cam Sanayimiz İzettin Silier ile Odalarımız ve Biz.(99) Sevinç - Hüzün Sarmalında Bir Topraksu Öyküsü.(129) F. Behçet YÜCEL ile Yüksek Gerilimli Yıllar.(175) Aydın Köksal: Bilişime ve Bilim Dilinin Türkçeleşmesine Adanan Bir Yaşam.(187) Seydişehir Alüminyum.(207) Bir AR-GE Öyküsü; ORDOT Projesi.(235) Bir Döneme Tanıklık İstanbul-Hilton Otelinin Kuruluş Öyküsü.(255) İstanbul Manifaturacılar Çarşısı (İMÇ)Hikayesi.(261) Türk Yüksek Mimarlar Dernegi.(281)